Yeni bir yazı serisi başlatıyorum. Bu serinin ilk yazısı da bu olacak. Bir hayalperest olarak hayalini kurduğum şeylerden ve nedenlerinden bahsedeceğim, eğlenceli bir seri olacağını umut ediyorum. Kim bilir belki sizler de bu yazıdan sonra kendi hayalleriniz için aynı şeyi yaparsınız.
Ben hayal kurmayı çok seviyorum. Çocukluğumdan beri değişmeyen en temel özelliklerimden biridir bu hayaller. Belki de hala bir yanım çocuk olduğu içindir. Aslında bu hayallerde temel amacım gerçeklikten kaçmak değildi, ona katlanacak ve güzelleştirecek yeni bir fikirler sunmaktı. Bu zamana kadar bir nebze de olsa başarılı olabildiğimi düşünüyorum.
Başlıktan okuyabildiğiniz üzere bu yazı da karavan hayalimi ele almak istiyorum. Şuan bir karavan sahibi değilim. Bir süre sonra olabilir miyim ondan da pek emin değilim. Ama umut ediyorum ki bir gün olacak. Hadi, biraz benim hayal dünyama inelim. Biraz kalabalık ama olsun.😊
Neden Karavan?
Mutluluğun ölçütü benim için meta değerleri değildir. Zaten çok şeye değil ihtiyacım olan ve bana iyi gelecek şeylere sahip olmayı diliyorum her zaman. Karavan belki maddi anlamda bir meta değeri gibi görünebilir. Çünkü ona sahip olabilmemin temel koşulu şuan satın alabileceğim kadar maddi gücümün olması.
Peki, gerçekten onu benim için değerli kılan maddi karşılığı mı? Hayır. Her anlamda bir karavan sahibi olmayı diliyorum. Düşüncesi bile çok tatlı. Eğer maddi bir ölçüt olsaydı bunu karavan dışında birçok şey için yapabilirdim.
Belki de özgür bir ruh sahibi olduğum içindir. Bu çok olası görülüyor. Karavan bana hep özgürlüğü çağrıştırıyor. Devam etmeyi ve beni sıkan her şeyden uzaklaşmanın kolaylığını. Bir kaplumbağa gibi evinizi sırtınızda taşımaya benziyor. Elbette, onun da kendi içinde zorlukları olabilir ama nedense aşırı huzur vericiymiş gibi geliyor bana.
Onun dışında sosyal medyada karşıma çok sık çıkan karavan videoları var tabiki. Ben izledikçe karşıma çıkmaya da devam ediyor. Çok büyük olmasa da küçük tatlı bir karavan bana yetermiş gibi geliyor. Ülkenin dört bir yanını onunla dolaşabilirim. Bazen sadece bir yerde kalmaya karar verip bir süre orada sakince vakit geçirebilirmişim gibi hissediyorum. Bol bol kitap okuyup yeni yazılar yazmam için de yeterli ilhamım olurdu.
Ama en önemlisi yola hep devam ederdim. Arkada güzel bir müzik çalardı. Yol önümde akardı. Sadece gitmek istediğim yere gider olmak istediğim yerde kalırdım. Yeni yerler, insanlar ve manzaralar ile tanışırdım. Her şeyden öğrenir, güzel anılar biriktirebilmeyi başarırdım.
Nasıl bir karavanım olsun isterdim?
Gelelim bu harika karavanın nasıl olacağına. Hayalimde çok küçük değil ama belki orta büyüklükte bir karavan olduğunu düşünüyorum. Rengi de deniz mavisi olur. Sadece tek renkten oluşmaz ama üzerinde çeşitli ve farklı desenler de olurdu. Mesela deniz kabukları ve yıldızlara benzeyen.
Karavanın içi gayet düzenli olurdu. Her şey için bir alanım olabilirdi. Mesela mutfak olurdu ama yerden tasarruf yapılacak şekilde raflar dizayn edilmiş olurdu. Konforlu bir masam olurdu hemen mutfağın karşısında orada yemek de yiyebilirdim, çalışabileceğim bir alanım da olurdu.
Karavanların zaten banyosu da oluyor. Tabii burada normal ev gibi bir konfor beklemiyorum. Çok büyük bir karavan olmayacağı için biraz sıkışık olurdu. Yine de kendi çapında iş görebilirdi.
Yatak ve dolap arka tarafta oluyor genelde. Yatağımın aşırı küçük olmasını istemezdim ama dolap için aynı şeyi düşünmüyorum. Kıyafetler konusunda biraz minimalizm'e yönelebilirdim o zaman.
Şöyle bir bakınca bunlar zaten temel insan yaşamını sürdürebileceğim şeyler. Onun dışında karavanımın içinde bir çadırım olurdu. Gittiğim ormanlık alanlarda kamp yapabilmek için. Böylelikle çadır daha geniş olur ve arada bir orada kalmak daha rahat hissettirirdi. Çünkü sürekli karavandan çıkmazsan belki sıkılırım diye de düşünmüyor değilim.
Ama çıkardım. Sürekli karavanda yaşar mıydım orasını tam düşünmedim. Yani arada bir karavan seyahati mi yoka kalıcı bir karavan hayatı mı? Bence bazen ara vermek iyi olurdu. 😊
Kapanış: Lütfen Bir gün Karavanım Olsun.
Yukarıda sıraladıklarımdan sonra az çok kafanızda bir görüntü oluşmuştur. Eğer bir gün karavanım olursa yine buradan yazarım. Ama ilk ne yapardım diye kendime soruyorum da, herhalde şöyle bir Akdeniz'e inerdim. Göller yöresine doğru giderdim. Orada güzel kamp fikirlerim var.
Umarım bir gün olur. Kimin ne hayali varsa ona kavuşmasını diliyorum.
Siz ne düşünüyorsunuz bu konu hakkında? Yorumlarda benimle paylaşabilirsiniz. 💙
Gelecek hayal serisinde buluşmak dileği ile.