İyi ki dediğim zamanlar oldu. İsyan ettiğim günler yaşadım.
Ama inatla her gün öğrenmeye devam ettim yaşamı. Kendimden kaçırmak istemedim. Es
geçmedim hiçbir anı. İzin verdim tüm duygulara. Bazen pişmanlıklar yaşadım
bazen çok geçmeden hak verdim kendime.
Şimdilerde durgun hissediyorum. Arada ruh hallerimde kısa
geçişler olsa da nedenini ve bana katkılarını çok net görebiliyorum. Belki de
büyümek böyle bir şey. Tecrübe çok değerli, tabi ders alıp uyguladığımız
sürece. Yaşamı onunla beraber harmanlayıp kendinize rehber edindiğiniz sürece.
Günler bir rüzgâr gibi akıyor. Kitapların sayfaları
değişiyor. Yazılar sayfaları dolduruyor. Her köşede kendime ait bir şeyler
buluyorum. Kendimce yorumluyorum. Yeni bir renk geliyor. Yeni bir ahenk buluyor
hayat orada. Dünyayı tanımanın bir sınırı yok. O an görüyorum işte. Anlar var
sadece. Şuan diye bir gerçekle yüzleşiyorum. Yanılsamalar akıyor ve gerçekler
apaçık önümde beliriveriyor.
Kendime bazen anlatmıyorum. Bazı şeyleri açıklama gereği
hissetmiyorum. Saniyeler içerisinde zihnim kavrıyor anlaması gereğini. Belki de
yaşam beynimde bir yapbozun parçaları gibi yerine oturmuştur.
Yetişme hiçbir şeye. Sana aitse zaten senindir. Yürü sadece
ahengine ve rengine doğru. Böylece bir iz bırak dünyaya.